Yıllar hızlı bir şekilde akıp gitmekte...
Yine bir "Anneler Günü" geldi.
Annelerimizi sadece bugün değil her zaman hatırlamalıyız.
Bugün bazı kişiler çeşitli güzel sözlerle onlara değer verdiklerini söylemekteler.
Ama bu yalnız sözlerde kalmamalı annelik duygusuyla yoğrulan o yüce varlıkları
her daim aklımızdan çıkarmamalı, her zaman hatırlamalıyız.
Anne demek yavrusunu dokuz ay karnında büyütüp taşıyan insan demek değildir.
Sevgi duygusuyla yoğunlaşan ve emek kavramını yakalayan herkes birer annedir.
Doğurduklarını sokağa atan, cami avlusuna bırakan ve sonra da sahiplenen kadınları duyarız.
Sevgi ve emek anne olarak yoğrulan hamurun harcı gibidir.
Sevginin her zerresini çıkar taşımadan veren emeğinin her damlasını verirken
usanmadan ölümüne çaba harcayan kadın annelilk olgusunun baş tacıdır.
Herkesin annesi kendine göre çok özel ve güzeldir.
" Benim annem bir tane"
Çoğu kişi annenin emsalsiz olduğunu yerinin doldurulamayacağını,
onun yerini kimselerin alamayacağını söyler ve bilir.
Biyolojik olarak anne olamayan kadınların da ne kadar sevgi dolu ve fedakar olduklarnı görürüz hep.
Bu duruma üzülmeden sevmenin bir ibadet olduğu bunun da kutsal bir varlık olduğu unutulmamalıdır.
Bir çiçeği sev emek ver "annesin. "
Evde beslediğin kedini sev eşini sev "annesin. "
Umudunla başladığın sevginle yeşerttiğin herşeyin üzerinde "ANNE" yazar.
Anneler Günü' nüz kutlu olsun.
