Yaşayan İnsan Hazinesi: Mehmet Orhan Çakıroğlu
Yemen’den Halep’e, Halep’ten Kilis’e, Kilis’ten de önce Gaziantep’e sonra da neredeyse tüm Türkiye’ye yayılan yemenicilik 700 yıllık bir kültür yolculuğunun mirası.
Üstü kırmızı ya da siyah deriden, tabanı köseleden yapılan topuksuz ve çok sıhhatli bir tür ayakkabıdır. Gaziantep’te Yemeniciliğe köşkercilik”,yemenicilere “köşker”, yemeni ustalarına da “köşker ustası” denilmektedir.
Geleneksel el sanatlarının en ayrıcalıklı dallarından bir tanesi olan yemenicilik bu yıl da Uluslararası İstanbul Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali’nde El Sanatları Atölye Bayramı’nda yerini aldı.
“Yaşayan İnsan Hazinesi” ödülü sahibi, 4 kuşaktır babadan oğula geçen ata mesleği yemeniciliği sürdüren bir değerimiz: Mehmet Orhan Çakıroğlu.
Harry Potter, Truva, Eragon, 300 Spartalı gibi birçok ünlü filmlerin ve birçok yerli dizinin ayakkabılarını o yaptı. Ama o asla bunlarla yetinmeyip her geçen gün sanatını daha ileriye taşımak için daha çok çalışan bir zanaatkar.
Bundan sonrasını “Yaşayan İnsan Hazinesi” Mehmet Orhan Çakıroğlu’ndan dinleyelim.
133 yıldır sürdürülen bir gelenek
Gaziantep’te baba, dede, ata mesleğimiz olan yemeniciliği icra ediyoruz. Yaklaşık 133 yıllık aile mesleğimiz büyük dededen beri gelen. Ben dördüncü kuşağım. Dört kuşaktır devam ettiriyoruz. Yemeninin tamamen hammaddesi deridir. Deriden kastımız da natürel olan yani natürellikten kastımız boyasız olan iç tabanı, alt tabanı ve yüzeyi, iç yüzeyi boyasız olan derilerdir. Bu deriler de alt tabanı manda derisidir çift kat. Üst yüzeyi, iç yüzeyi dana derisidir. Ana iç yüzeyi boyasızdır. Dış yüzeyleri yine natürele yakın boyalardır. Tamamen dana ve manda derisinden oluşur. Yapım aşamasında dikişlerde balmumuyla mumlanmış pamuk ipliği kullanılır. Önce yüzler kesilir. Saya dediğimiz saya işlemi yapılır, saya birleştirilir. Daha sonra da sayalar tabanla beraber birleştirerek yemeni üretimi ortaya çıkar. Bu anlattığım çok kısa oldu ama bu benim anlattığım olay aşağı yukarı 3 günlük bir olay. İnternet sitelerine baktığımızda yemeni çeşitlerini 2, 3 taneyle sınırlamışlar ama öyle bir şey ki şu an da 90 üzerinde model ürettik. Bunların içerisinde de yine yeniçeri modeli diyoruz. Osmanlı çarık diyoruz. Halebi diyoruz. Kulaklı, burnu kalkık diyoruz. Fantezi diyoruz. Birçok isimler yeni yeni türettiğimiz modellere farklı isimler ürettik.”
Ötekiler festivalcik Büyükçekmece’deki ise festivali
23. Uluslararası İstanbul Büyükçekmece Festivali’nin kültür ve sanat festivalleri arasında zirve olduğunu da belirten Çakıroğlu, sözlerini şöyle tamamladı: bu işin çıtasının en tepesidir. “Uluslararası Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali’ni diğerlerinden ayıran özellikleri saymakla bitmez. Festival gibi festival yapılıyor burada. O konuda Büyükçekmece Belediye Başkanı’mız Hasan Akgün’e teşekkür ediyoruz ve ekibine teşekkür ediyoruz. Dün yurt dışından misafirlerimiz de vardı. Hiçbir ülkede böyle bir festival yaşanmadığını herkes de gözüyle biliyor, görüyor ve bunu idrak eden de ediyor. Ötekiler festivalcik Büyükçekmece’deki ise festival. ‘’