Uz.Dr. Süha Alzafer "Gribi Hafife Almayın "

Acıbadem Bakırköy Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr.Süha Alzafer, "sonbaharda grip aşısı olunmalı, yaşı 65 ve üzeri olanlar ise zatürre aşısı yaptırmalı" dedi.

1969 yılında İstanbul'da doğan, 1986 yılında Kabataş Erkek Lisesi'ni, 1992 yılında da İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'ni bitiren ve aynı yıl Haseki Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum ihtisasına başlayan Alzafer  ancak bir süre sonra bu branştan vaz geçti  ve  1993 yılında İstanbul Tıp Fakültesi'nde Göğüs Hastalıkları ihtisasına başladı.

1998'de ihtisasını tamamlayan, 2 yıl Pendik Özel Yaşam Polikliniği'nde çalıştıktan sonra 17 Temmuz 2000 tarihinde halen çalışmakta olduğu Acıbadem Bakırköy Hastanesi'nde göreve başlayan Dr.Süha Alzafer "açıldığı tarihten bu yana Acıbadem Hastanesi'nde büyük bir şevk ve mutlulukla çalışmaya devam ediyorum. " dedi.

Alzafer, Göğüs Hastalıkları branşı hakkında ise şu bilgileri verdi "Göğüs Hastalıkları erişkinlerin akciğer sorunlarıyla uğraşan bir bölüm. Yakın zamana kadar 16 yaşından büyüklere bakarken, kısa bir süre önce bu sınır 18 yaşa yükseltildi. Yani 18 yaşın üzerindeki kişiler bizim uğraşı ve ilgi alanımıza giriyor. Aslında göğüs hastalıkları toplumda oldukça sık rastlanılan hastalıklardır. Dahiliye polikliniklerinin ve acil birime başvuran hastaların 3'te 1'i akciğerleriyle ilgili bir sorundan dolayı hastaneye başvurmaktadırlar. Sigara içiminin yaygın olması bunun en önemli nedenlerinden biridir. Size en sık ölüme neden olan 3 hastalığı sayın desem, herhalde kanser ve kalp hastalıklarını bir çırpıda söylersiniz. Ancak 3.hastalığı bulmakta zorlanırsınız. En sık ölüme neden olan 3. sıradaki hastalık, KOAH diye bilinen Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığıdır. KOAH oluşmasında ana etken sigaradır. Daha geri planda mesleki maruziyet ve hava kirliliği gibi faktörler gelmektedir, ancak sigaranın bu hastalığın oluşmasındaki rolü yadsınamaz."

Nefes darlığının günümüzde çok sık görüldüğünü de söyleyen Alzafer bu konuda "27 yıllık hekim olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki; kişiye en çok ızdırap veren, yaşam kalitesini en çok düşüren belirti nefes darlığıdır. Başağrısı, bulantı, karın ağrısı, halsizlik vs gibi onlarca belirti arasında nefes darlığı en sıkıntılı olanıdır. Normal bir kişi dakikada 12 ila 16 kez nefes alıp verir. Ancak akciğer hastalarında solunum yetersizliği olduğundan bu hastalar, dakikada 35-40 kere nefes alıp verirler. Her nefes alışın ve nefes verişin ızdıraplı olduğunu düşünün ve bir de bunun gece gündüz, mütemadiyen devam ettiğini hayal edin, ne demek istediğimi anlarsınız. Bu nedenle sağlıklı aldığımız nefes dünyaya bedeldir, paha biçilmezdir. Sağlıklı nefes için de en önemli şey temiz hava solumak ve sigara içmemektir. " dedi.

Göğüs hastalıkları branşının başlıca uğraşı alanlarının KOAH, Astım Bronşiyale, Akciğer Kanseri, Enfeksiyonlar (Zatürre gibi), Tüberküloz (Verem), Diffuz Parankimal Akciğer Hastalıkları (eski ismiyle İnterstisyel Akciğer Hastalıkları) Obstüktif Uyku Apne Sendromu olduğunu da belirten Alzafer, şu ifadelere yer verdi; " Astım Bronşiayle, ön planda alerjik natürde olan ve bronşlarda spazm ile karakterize bir hastalıktır. Hastalık krizler halinde seyreder, kriz dışında kişi tamamen normal olabilir. Alerjik kökenli olan Astım hastalarında neye karşı alerjisi varsa ondan uzak durmak tedavinin olmazsa olmazıdır. Çok özel durumlarda immunoterapi (aşı tedavisi) de uygulanabilmektedir. Hekiminin öngördüğü süre ve dozda sprey şeklindeki ilaçlarını kullanması çok önemlidir. Akciğer Kanseri de ne yazık ki sıklıkla rastlanan bir kanser türüdür. Genellikle son ana kadar belirti vermeyen, sinsi bir hastalık olduğundan, tanı konulduğunda EVRE 4 dediğimiz artık diğer organlara  da yayılımını yapmış evrede saptanır. Bu aşamada ne yazık ki artık ameliyat ile kurtulma şansı yoktur. Ancak günümüzde onkoloji ve girişimsel göğüs hastalıklarında uğraş veren hekimler sayesinde bu evredeki hastalar için de birçok şey yapılabilmekte, hem yaşam süreleri uzatılmakta, hem de ömürlerinin kalan kısmında yaşam kaliteleri ve konforları arttırabilmektdir. Bu noktada alternatif tıp denilen bir takım uygulamalara da değinmeden geçemeyeceğim. Ne yazık  ki bu alan çok kirli bir sektör haline geldi. Denize düşen yılana sarılır misali bu hastalar ve yakınları, hiçbir faydası olmayan hatta çoğu zaman zararları olan bu maddelere tonlarca para harcamaktadırlar. Hem hastaları zarar görmekte, hem de ciddi bir maddi yıkım olmaktadır. Sağlık Bakanlığı, özellikle sosyal medya üzerinden pazarlama ve satış yapan bu kişilerle daha etkin mücadele etmelidir. Günümüzde akciğer kanserini erken yakalayabilmek için sigara içmekte olan veya bırakalı henüz 15 yılı bulmamış 55 -75 yaş arasındaki kişilerde, yılda bir kez düşük radyasyonlu akciğer bilgisayarlı tomografi taramasını rutine sokuldu. Böylece erken dönemde kanseri yakalama fırsatı doğabiliyor. Ancak yine de kanserin tam bir kontrolsüz ve anarşik hücre çoğalmasını olduğunu unutmamak gerekir, ne yazık ki bazan erken evrede yakalanıp ameliyat olan hastalarda bile hastalık hızla ilerleyebilmektedir."

Grip rahatsızlığının ciddiye alınması gereken bir hastalık olduğunu belirten Bakırköy Acıbadem Hastanesi  Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Süha Alzafer şunları söyledi;

"İçinde bulunduğumuz kış aylarında grip (influenza) hastalığına çok sık rastlıyoruz. Halk arasında genellikle tüm solunum yolu enfeksiyonlarını grip diye tanımlarız. Oysa bronşit, otit, sinüsit, farenjit, rinit, trakeit, larenjit, epiglotit, pnömoni gibi birçok solunum yolu enfeksiyonu vardır. Her birisinin tedavisi farklıdır. Grip bunlar arasında bizim en korktuklarımızdan biridir. Etkeni İnfluenza denilen virüstür. Virüslerde antibiyotikler etkisizdir. Grip hastalığı zatürreye çevirirse bazan saatler içinde hastanın ölümüne yol açabilmektedir. Suçiçeği ve Kızamık da böyledir. Bu hastalıklar da virus kökenlidir. Bazan erişkin yaşta geçirildiğinde çok ağrı zatürreye neden olabilirler ve ölüme yol açabilirler. İşte bu yüzden grip aşısını çok önemsiyoruz ve grip aşısını öneriyoruz. Bilimsel camiada bu konuda herhangi bir tartışma ve kafa karşıklığı yok. Her yıl sonbaharda, 6 aylıktan büyük çocuklar da dahil olmak üzere grip aşısı olunmasını şiddetle öneriyorum. Sonbahar aylarında  televizyon kanallarının abonesiymiş gibi ekranlarda boy gösteren ve grip aşısı olmayın diyen meslekdaşlarımın (hangi akla hizmet ettiklerini gerçekten anlayabilmiş değilim) önerisini dikkate almayın lütfen. Sağlık Bakanlığı bu konuda da daha denetleyici olmalı diye düşünüyorum." 

Sigaranın içilmemesi ve  içilen alanlardan uzak durulması gerektiğini, aşı yaptırmanın gerekli, önemli ve faydalı olduğunu belirten Alzafer "Her hastalıkta olduğu gibi akciğer hastalıklarında da önce hastalık oluşmadan korunma önemli diyorum. Bunun için sigara içmeyelim, sigaralı ortamlarda bulunmayalım, kapalı mekanlarda sigara içiliyorsa hakkımızı savunalım, bu mekanları ilgili birimlere şikayet edelim, bol bol egzersiz yapalım, sonbaharda grip aşımızı olalım, 65 yaş üzerindeysek ayrıca zatürre aşımızı da yaptıralım." dedi.