KKTC 3. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, İstanbul Arel Üniversitesi'nde Kıbrıs'ın küresel ve bölgesel gelişmeler açısından jeopolitik ve jeostratejik önemi konulu bir konferans verdi
Eroğlu, Kıbrıs konusunu bilmek ve Kıbrıs davasına sahip çıkmanın her Türk ferdinin başlıca görevlerinden biri olması gerektiğini söyledi.
Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün`ün ev sahipliğinde Büyükçekmece`de bulunan KKTC 3. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Arel Üniversitesi Tepekent Kampüsü`nde yaptığı konuşmasında, “Kıbrıs konusunu bilmek ve Kıbrıs Davası’na sahip çıkmak her Türk ferdinin başlıca görevlerinden biri olmalıdır” diyen Eroğlu, “Kıbrıs’ın Türkiye’nin güvenliği, ekonomik çıkarları açısından büyük önemi olduğunu” vurguladı.
“Hedefleri Türkiye’yi Kıbrıs’tan çıkarmak”
Eroğlu; "Hedefleri Türkiye’yi Kıbrıs’tan çıkarmaktır. Hedefleri bizi güvenlikten yoksun bırakmak, ekonomimizi, sosyal yaşantımızı perişan etmektir. Masada istedikleri bunları gösteriyor. Bilinçli olarak çözüm olmamasını Türkiye’nin üzerine yıkmaya çalışıyorlar ve Türkiye’nin garantörlükten vazgeçmesini, 1974 sonrası Adaya gelen ve vatandaşımız olan kardeşlerimizin geri gitmelerini, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğinin tanınmasını antlaşma için şart olarak ileri sürüyorlar. Türkiye ve KKTC olarak bizim yapmamız gereken şey aramıza nifak tohumları sokmaya çalışanlara fırsat vermemektir. Kıbrıs davası başta olmak üzere gençlerimizi milli konularda bilinçlendirmektir. Ekonomilerimizi güçlendirmektir. Anavatan Türkiye ile var olan ilişkilerimizi daha da güçlendirmektir. Art niyetlilere itibar etmemektir. Unutmayalım ki siz hakkınızı korumak için gereken çabayı göstermezseniz onları sizden almak için etrafta bekleyenler gün gelir harekete geçer.”
“Kıbrıs enerji kaynaklarının kontrolünü sağlar”
Eroğlu, Kıbrıs’ın coğrafik konumu ve stratejik önemine işaret ederek, Kıbrıs’ı elde bulundurmanın Avrupa’dan Asya ve Afrika’ya stratejik genişlemenin anahtarı olduğunu kaydetti. Kıbrıs’ı elinde bulunduranların veya orada üssü, askeri varlığı olanların Arap yarımadası, Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Kafkasya’daki enerji kaynaklarını kontrol olanağı sağladığının altını çizen Eroğlu, 1990’lı yıllarda Arap yarımadası ve Ortadoğu’dan sonra Kafkasya’daki petrol ve gaz rezervlerinin dünya pazarına aktarılmaya başlamasıyla Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’ın üç kıta için ithalat ve ihracatta önemli bir geçiş güzergâhı olduğunu, bir başka anlatımla Kıbrıs’ın Süveyş Kanalı ve Karadeniz arasındaki deniz ticaretini denetleyen çok önemli bir coğrafyayı temsil ettiğini söyledi.
“Kıbrıs Türkiye’nin güvenliği açısından vazgeçilmezidir”
Derviş Eroğlu, “Kıbrıs’ın Türkiye’nin güvenliği ve enerji politikaları için vazgeçilmez olduğunu” da söyledi ve düşüncelerini şöyle anlattı: “Kıbrıs Ortadoğu’da petrol trafiğinin güvenliğini sağlama yanında Mersin ve İskenderun limanlarını kontrol potansiyeline sahiptir. Türk deniz kuvvetleri için Doğu Akdeniz’in kontrolünde ada anahtar rol oynamakta ve elinizde olduğunda pek çok avantaj sağlamakta eğer elinizden giderse pek çok dezavantaj kaynağı yaratacak potansiyeli barındırmaktadır.” “Rumlar sondaj yaparsa sessiz kalınmamalı” 3’ncü Cumhurbaşkanı Eroğlu, Rum Yönetiminin şimdi de 3’ncü tur hidrokarbon yatakları sondaj ihalesine çıkmaya hazırlandığını belirtti ve Türk tarafının bu durum karşısında sessiz ve hareketsiz kalamaması gerektiğini söyledi. Eroğlu şöyle dedi: “Rumlar sondaj yapmaya kalkışırsa Türkiye de KKTC ile anlaşmasına uygun olarak bölgeye bir arama gemisi göndermeli, hatta daha da ileri giderek bir petrol arama platformu temin ederek bölgeye konuşlandırmalıdır. Mademki Sayın Akıncı da Sayın Anastasiades de 2016 yılı sonuna kadar bir çözüm olacağını söylüyorlar, ikisi de oldukça umutlu, neden Sayın Anastasiades bu konuda durmak bilmiyor, acele ediyor?” Eroğlu, tecrübeleri ışığında Rum tarafının aklının anlaşmada değil gazda olduğunu söyleyebileceğini de sözlerine ekledi.