Bursa evrensel değerleriyle markalaşıyor
Hanlar bölgesi, sultan külliyeleri ve Cumalıkızık ile 2014 yılından bu yana UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Bursa, şimdi de dahil olduğu UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı ile birlikte çini ve Bursa ipeğinin ön planda olduğu ‘zanaat ve halk sanatları’ alanındaki değerlerini markalaştırıyor.
BURSA (İGFA) - Bursa Büyükşehir Belediyesi, ‘UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı üyeliği’ ile ilgili yol haritasını, düzenlenen tanıtım toplantısı ile kamuoyuna duyurdu.
Hem adaylık sürecinde yapılan çalışmalar hem de bundan sonra izlenecek yol haritasının ele alındığı toplantıya; Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın yanı sıra Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, Bursa Valisi Yakup Canbolat, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan ile çok sayıda davetli katıldı.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, günümüzde ülkelerin değil şehirlerin yarıştığını, tarihi kadim, doğası muhteşem, suları şifalı, yaz ve kış sporları için müsait, sanayisi gelişmiş, kültürel altyapısı zengin olan Bursa’nın bu yarışta çok avantajlı kent olduğunu söyledi.
Bursa’nın sahip olduğu zenginliklerin yanında 2014 yılından bu yana bir UNESCO şehri olduğunu hatırlatan Başkan Aktaş, “Bursalılar olarak biz de dünya mirası olmanın verdiği haklı gururu hep birlikte yaşıyoruz. Geçtiğimiz yılın sonunda, Bursa olarak UNESCO’nun Yaratıcı Şehirler Ağı programında da yer almamız gerektiğinden hareketle çalışmalara başladık ve zanaat ile halk sanatları dalında UNESCO’nun Yaratıcı Şehirler Ağı’na aday olduk. Bizim zanaat ve halk sanatları alanında da zengin birikimimiz var. İznik çinisi, Karagöz gölge oyunu, kayıkçılık, çoraplar, köfüncülük, saraçlık, ipekçilik, havluculuk, bıçakçılık, çömlekçilik, çarıkçılık, kasnakçılık, hasırcılık, yorgancılık; Bursa’da yaşayan, yaşatılmaya çalışılan en önemli zanaat ve halk sanatları örnekleridir. Bunlara, iğne oyası, kündekârî sanatı, süpürgecilik, fıçıcılık, alem sanatı ve takunyacılık gibi meslekleri de ekleyebiliriz. Bütün bu değerlerimizden hareketle UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’nda bizim de olmamız gerekirdi. Nihayetinde UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’na dâhil olmamız, Bursa’nın hem ulusal hem uluslararası arenada daha fazla konuşulacağı, daha fazla gündemde kalacağı sürecin de başlangıcıdır. Biz Bursa olarak başvurduğumuz alanda yaratıcılığımızın olduğunu zaten biliyoruz. İnşallah, bu süreçle birlikte, geçmişten geleceğe uzanan sürdürülebilir bir hikâyeyi yeniden yazmaya başlayacağız” diye konuştu.