Bahçelievler Sivaslılar Derneği (BAHSİDER) Nurettin Topçu Kültür Merkezinde düzenlediği ?Sınır Ötesi Değerlerimiz? konulu sempozyumu ile Sivas?ın değerleri ve Sivaslılar Hakkında bilinmeyenlere ışık tuttu.
Sivas’ın ve Sivaslının bilmesi gereken; tarih, kültür, doğa, sanat, spor ve turizm değerlerini tarihin canlı şahitleriyle bir araya getiren BAHSİDER’in “Sınır Ötesi Değerlerimiz” Konulu sempozyumunun moderatörlüğünü BBSK Başkanı Yusuf Yıldırım yaptı.
Sivas’ın ve Sivaslının bilmesi gereken; tarih, kültür, doğa, sanat, spor ve turizm değerlerini tarihin canlı şahitleriyle bir araya getiren BAHSİDER’in “Sınır Ötesi Değerlerimiz” Konulu sempozyumunun moderatörlüğünü BBSK Başkanı Yusuf Yıldırım yaparken programın açılışını Televizyon programcısı – Sunucu Esra Polat yaptı. Programda ayrıca AK Parti Bahçelievler İlçe Başkanı Av. Zülküf Türkoğlu, Bahçelievler Belediye Başkan Yardımcısı Mevlit Uyan, BBP Bahçelievler İlçe Başkanı Serkan Karacaoğlu ve Türk Halk Müziği Sanatçısı Hasan Keşkek’te birer konuşma yaptılar.
Açılış Konuşmasını Başkan Emin Çıkrıkçı Yaptı
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Bahçelievler Mili Eğitim Müdürü ve BAHSİDER Başkanı Emin Çıkrıkçı, sempozyuma katılanları selamlayarak başladığı konuşmasında; “Sözü güzel, özü güzel, insanı güzel, güzel memleketimizin, güzel Anadolumuzun, güzel ilimizin güzel insanları; organize ettiğimiz bu programımıza hepiniz hoş geldiniz. Sizleri böyle bir programda buluşturduğumuz için gurur duyuyoruz. Burada bir emeğin sonucu var. Huzurlarınızda katılan herkese çok teşekkür ediyorum. Bizler İstanbul’da yaşayan Anadolu illerinin insanları olarak bu programı organize ettik, ancak; Anadolumuzun her ilinden ve özelliklede Sivasımızdan İstanbul’a çok göç aldık. İstanbul büyük bir şehir. Metropol bir şehir. Devletlerimiz yıllar yılı insanlarımızın kaybolmaması adına örfünü, adetini, geleneğini, kendi kültürünü ve birikimini, kaybetmemek adına çok şey yaptı. Bayramlaşmalarımızdan tutun insanlarımızı bir araya getirmek için yapılan çeşitli programların yanı sıra bizim bir eksikliğimizin olduğunu fark ettik. Değerlerimizi, örf, adet ve geleneklerimizi bizden sonraki nesillere aktarım konusunda sıkıntı yaşıyoruz. Buna bir kapı aralamak istedik. Bir başlangıç yapalım ve İstanbul’da var olan tüm derneklerimizle birlikte el birliği ile bu aktarımı genç kuşaklara iletelim istedik. Bunu bir başlangıç olarak kabul ettik ve bugün buradayız. Bu çalışmalarımızın devam etmesini istiyoruz ve yapılan bu çalışmaların tamamını basılı bir esere dönüştürmek istiyoruz. İnşallah BAHSİDER olarak bunu da yapacağız. Hem görsel hemde yazılı olarak yaptıracağımız eserlere dönüştürerek bizden sonraki nesillere kültürümüzü aktarmak istiyoruz. Tekrardan herkese sempozyumumuza katıldığı için teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı.
Başkan Osman Develioğlu BAHSiDER’i tebrik etti
BAHSİDER Başkanı Emin Çıkrıkçı’nın ardından kürsüye çıkan Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu, Bahsider’in çalışmalarına vurgu yaparak diğer derneklerinde benzer çalışmalar ile yörelerine hizmet etmesi gerektiğini belirttiği konuşmasında şu ifadeleri kullandı; “Saygıdeğer konuklar, Kıymetli Bahçelievlerliler. Hepinizi en içten dileklerimle selamlıyorum, hepiniz hoş geldiniz. Sınır Ötesi Değerlerimiz adlı sempozyumu düzenledikleri için Bahsiderimize teşekkür ederiz. İstanbul gibi büyük şehirlerde yurdun değişik yerlerinden gelmiş insanlar burada örf, adet, kültür noktasında bu değerlerini zamanla kaybederler. Fakat BAHSİDER gibi hassasiyeti yüksek kurumlar bu yok edişe bir direniş olarak dururlar. Değerlerimizi korumamız için böyle derneklere ihtiyacımız var. Böyle derneklere Sivas’ı, Adana’yı, Malatya’yı, Kahramanmaraş’ı İstanbul’da yaşatmak için ihtiyacımız var. BAHSİDER bunu ziyadesiyle ortaya koyan bir dernek. Bundan dolayı bütün yönetim kurulunu canı gönülden kutluyorum” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Alim Yıldız, Herkesi Sivas’a davet etti.
Sempozyumda 3. Konuşmacı olarak söz alan Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Alim Yıldız konuşmasında salonda bulunanları Sivas’a davet etti.
Konuşmasının akışında Sivas’ın örf adet ve kültürel zenginliklerine değinen Rektör Alim Yıldız; “Saygıdeğer konuklar ve kıymetli Sivaslılar hepinizi selamlıyorum. Bir dostum şöyle demişti; Örflerinizi unutmayın, geldiğiniz yeri unutmayın. Zaman zaman Anadoluyu gezerken uzaktan köyler görüyoruz. Kerpiç evlerden oluşan, ağaçtan yoksun, bakımsız bu evlere bakarak diyoruz ki burada da yaşayan var mı? Kendi köylerimizi düşündüğümüzde de böyle demeliyiz, hamurumuzda olan bir şey çeker bizi oraya, bizi oraya çeken toprak değildir, ev değildir bizi oraya çeken değerlerdir. İşte bu değerleri bizim korumamız gerekir. BAHSİDER bunu korumak için kurulmuş bir dernek. Tüm yöneticilerine teşekkür ediyorum. Bugün burada çok güzel bir sempozyum hazırlandı. Hem Sivas’ta yaşayanları hem de İstanbul’da yaşayan hemşerilerimizi bir araya getirerek böyle bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Kendilerinden Allah razı olsun. Cumhuriyet Üniversitesi hakkında biraz bilgi vereyim. Cumhuriyet Üniversitesi 1974 yılında kurulan bir üniversite. 57000 Öğrencisi 18 fakültesi bulunuyor. Türkiye’nin kuruluş açısından 13. Üniversitesi olma özelliği taşıyor” şeklinde konuştu.
Rektör Alim Yıldız; “Sivas Tarihte bir Kilit Noktasıdır”
Konuşmasının devamında Sivas’ın değerlerine vurgu yapmaya devam eden Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Alim Yıldız, Sivas’ın konum itibariyle tarihteki stratejik önemini anlattı;
“Üniversitemiz Her ne kadar 1974 yılında kurulmuş olsa da Sivas için ilim şehri ifadesi kullanılır. Hala ayakta olan 4 tane medresemiz var.1200’lü Yılların sonundan itibaren günümüze kadar bir ilim şehri olmuştur Sivas. Kuzeyden güneye, doğudan batıya giden yolların kavşağındadır ki tarihte bir kilit noktası olarak görev yapmıştır. Örneğin doğudan gelen ordular Sivas’ı geçmişlerse Anadolu elden Gitmiştir. Örneğin Kösedağ Savaşı’nda Selçuklu yenildiği için Moğollar Anadolu’ya girmiş ve işgal etmişlerdir. Osmanlı’da Yıldırım Beyazıt döneminde Timur, 1400’de Sivas’ı aldıktan sonra Ankara’ya kadar geliyor ve Yıldırım Beyazıt’ı orda yeniyor, Yıldırım Beyazıt’ın vefatından sonra Anadolu Türk Birliği yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor.10 Yıl kardeş kavgası yapılıyor. Cumhuriyet dönemine geldiğimizde de aynı şeyi görüyoruz. Yunan Orduları Afyonkarahisar’a kadar geldiklerinde Ankara’dan top sesleri duyuluyor ve mecliste Başkentin Sivas olması konu oluyor. Bu yüzden Sivas önemli şehirlerimizden bir tanesidir. Tekrar bu programın hayırlara vesile olmasını diliyorum. BAHSİDER’e bizleri buraya çağırdığı için ve böyle bir program yaptıkları için çok teşekkür ederim. Bizde sizleri Sivas’a davet ediyoruz” şeklinde konuştu.
Konuşmaların devamında Yusuf Yıldırım tarafından moderatörlüğü yapılan “Sınır Ötesi Değerlerimiz” konulu sempozyumun 1. Oturumu gerçekleştirilirken ilk oturumda;
Yazar Ahmet Özdemir, Eski Milli Sporcu Hüseyin Yıldırım, Milli Güreşçi Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu Taha Akgün, Gazeteci Yazar Ahmet Mahir Pekşen ve Malatya / Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu katıldı.
İlk oturumda bölgenin değerleri konuşuldu
Kültürel değerler ile örf ve adetlerin konu alındığı ilk oturumda; Yazar Ahmet Özdemir ve Gazeteci Yazar Ahmet Mahir Pekşen Sivas’a özgü şiir ve kültürel zenginlikleri anlattılar. Daha sonra Eski Milli Sporcu Sivaslı Hüseyin Yıldırım’da geçmiş dönem deki hatıraları ve deneyimleriyle salonda bulunanlara keyifli anlar yaşattı. Malatya/Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu ise sempozyum da değindiği ortak değerler konusundaki konuşmasıyla büyük takdir topladı.
Başkan Haluk Cömertoğlu “Bu topraklar üzerinde çok hesap yapıldı”
Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu yaptığı konuşmada; “Öncelikle BAHSİDER’e ve bu organizasyonda görev almış herkese teşekkür ediyorum ve saygılarımı sunuyorum. Sivas denildiğinde aklıma insan olmanın, erdemli olmanın, vefalı olmanın ve ayakta kalmanın ne demek olduğunu anlatan insan tipi geliyor. Bir geçmiş var. Bir ürün şehri var bir medeniyet şehri var, ortada bir birikmişlik var dolayısıyla bizim anlamamız gereken bu birikimi daha fazla dejenere etmeden yaşamda tutmaktır. Sivas diyip geçmeyin Doğunun Batısı Batının Doğusu biri; Sivas, biri Erzincan, biri Tunceli, biri Elazığ, biri Malatya, biri de Kayseri’den bu taraf. Bu topraklar üzerinde çok hesaplar yapıldı. Sivas onun için kıymetli. Bu bölgedeki iller onun için kıymetli. Yukarı Fırat havzası onun için kıymetli. Bu değerlere hep beraber sahip çımamız lazım. Biz şuan gurbetteyiz Dünya gurbetindeyiz. Dünyanın üzerinde gezip dursak ta gideceğimiz yer belli. Hepinize beni dinlediğiniz için teşekkür ederim” dedi.
Eski Milli Sporcu Hüseyin Yıldırım, bayrak sevgisinden bahsetti.
Sempozyum’un en deneyimli konuşmacılarından 3 Farklı dalda spor yaparak milli formayı terleten Eski Milli Sporcu Hüseyin Yıldırım, özellikle Sivaslı büyük Ozan Şair Aşık Veysel ile olan dostluklarından bahsederek sempozyuma katılanlara keyifli anlar yaşattı.
Daha sonra Spor’un evrenselliğine dikkat çeken Yıldırım, şu ifadeleri kullandı; “Sınır Ötesi adını duyunca biraz düşündüm. Sporda Sınır Ötesi nasıl olur diye. Siyasi bir terim olarak algıladım ilk başta. Ermenisiyle, Çerkeziyle, Lazıyla, Kürdüyle tek bir bayrak altında toplanmış bir devletiz. Söz konusu bayrak olursa herkes mücadelesini verir. Biz bu mücadeleyi sporda verdik. Bayrağımızı en iyi şekilde 3 ayrı branşta temsil ettim. Boksa küçük yaşta kendimi savunmak için başladım ve kendi çabalarımla Türkiye Şampiyonu oldum. Daha Sonra milli seçmeye çağırıldım ve mili forma nasip oldu. ASYA Şampiyonluğu ve Balkan Şampiyonluğu Kazandım. Türk Boksuna Hizmet ettim. Sivassporun Kuruculuğunu ve Başkanlığını Yaptım. Futbolda da milli formayı giydim. Daha Sonra Güreşe Başladım. Güreşte’de Milli formayla ülkemi temsil ettim. Bende Ülkemi Dünyaya tanıtma görevini üstlendim. Türk Bayrağını en iyi şekilde Taşıdım. Hepinize beni dinlediğiniz için teşekkür ederim” dedi.
Taha Akgül; “15 Temmuz’da önceliğimiz vatandı”
Sempozyumda ki konuşması kapsamında Bir Sivaslı olarak ülkemizi dünyada temsil etmenin önemine vurgu yapan Milli Güreşçimiz Taha Akgül, “15 Temmuz’un hemen sonrasında uluslar arası müsabakalar için yurt dışındaydık. Ülkemizde hain FETÖ yapılanmasının yaptığı darbe girişimini maalesef orda öğrenme durumumuz oldu ve mili sporcu arkadaşlarımızla ülkemize dönmek istedik. Bu kapsamda dönemin spor bakanımız bizi yolumuzdan döndürerek ülkenize hizmet etmek için turnuva da en iyi sonucu alın şeklinde bir konuşma yaptı. Bizde milli sporcu arkadaşlarımızla tekrar turnuvaya devam ettik” dedi.
Sempozyuma katılan konuşmacılar, konuşmalarını bitirdikten sonra Sempozyum Moderatörü Yusuf Yıldırım tarafından teşekkür edilerek sahnede alkışlanırken daha sonra günün anlam ve önemine özgü çini plaketler ile BAHSİDER Yönetimi tarafından sahneden uğurlandılar.
İlk oturumun sempozyum konuşmacılarının sahneden ayrılmasıyla ikinci oturuma geçilirken, ikinci oturumda; Beyazıt Yazma Eser Kütüphanesi Müdürü Salih Şahin “Belgelerle Sivas’ın Sosyal Tarihi” konulu anlatım gerçekleştirirken sırasıyla; Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Cemal Karaca “Çifte Minare/Gök Medrese” hakkında, Sivas İl Kültür ve Turizm Müdür Yardımcısı Halit Karakoç, Sivas’ın kültürel turizmi ve Kangal Balıklı Çermik ile tarihi Kangal köpeği’nin özellikleri hakkında sempozyuma katılanları bilgilendirdi.
Sempozyum’un 2. Oturumunun da tamamlanmasıyla programın sunucusu ve moderatörü Yusuf Yıldırım, BAHSİDER Yönetim Kurulunu, sempozyuma katılan konuşmacıları ve salonda bulunanları sahneye davet ederek Sivaslı Merhum Muzaffer Sarısözen’in “Sarardım ben sarardım” adlı türküsünü hep bir ağızdan seslendirdiler.
Haber & Foto: Bilal Can Karabulutoğlu
(34 GÜNDEM HABER MERKEZİ)